Yolun Açık Olsun Bekir Hoca

Yolun Açık Olsun Bekir Hoca

 

Kırşehirspor antrenörü Bekir Barış Cihan önceki gün sosyal medya hesabı Facebook’tan yaptığı açıklamada takımdan istifa ettiğini açıkladı.

Bekir hocanın bu açıklamasının ardından çoğu taraftarlar üzülürken, bir çok taraftar ise isabetli bir karar olduğunu öne sürdüler.

Peki Bekir hocanın bu durumda takımdan ayrılması doğrumu? Yanlış mı?

Bana soracak olursanız bu sorunun cevabını birazdan vereceğim. Bu sorunun cevabını vermeden önce sizlere biraz Bekir hocadan bahsetmek istiyorum.

Ben Bekir Barış Cihan’ı askerden sonra 2009 yılının Amatör kümenin başlamasına yakın bir zamanda tanıdım. O zamanlar televizyonda ara sıra spor yorumculuğu yapıyor, Fatihspor’un da hem futbolcusu hemde teknik sorulusuydu. İlk gazeteciliğe başladığımda karşımda ilk Bekir Barış Cihan vardı. O tarihten bu zamana kadar hep yanında oldum. Gazetemin hemen her gününde boy boy resimlerini yayınlıyor, Kırşehir’e Bekir hocayı en iyi şekilde duyurmaya çalışıyorum. Ama o ilk tanıştığımız gün bugün olsaydı asla yapmazdım.

Neden mi?

İnsanlara değer verdikçe, tepene çıkıyor, eleştirdiğin anda da senden kötüsü olmuyor.

2009’dan 2016’ya tam 7 yıl geçmiş.

O kadar yazdık çizdik, boy boy resimlerini koydum. Yeri geldi gazetemin sahipleriyle kötü oldum. Arkamı dönüp baktığımda ise keşke yapmasaydım, büyük sözü dinleseydim demeden geçemiyorum. Gazetemizin genel koordinatörü Salih Güner abim bana her zaman, “Aman olum bunlara bu kadar değer verme. Gün gelir sen değer verdiğin için tepene çıkarlar. Eleştiride hemen sana sırt dönerler. Senden kötüsü olmaz. Sana yaşadığım tecrübelerden ders aldığım için söylüyorum” derdi.

Ben ise şu ana kadar Salih Güner abimin sözünü dinlemedim. Dinlemediğim içinde gerçekten çok pişmanım!

Şimdi ise yaşımın genç olması ve bu tecrübeleri yaşamış olmam aslında benim için büyük bir kazanç.

Kısacası Bekir hocayı çok seviyorum ama çok ta kızıyorum.

Arkadaşlar kızdığım yönü sözlerimin başında söyledim ya 7 yıldır diye.

İnsan 7 yıldır bir kere bile gazeteye gelmez mi?

Bir kere bile arayıp teşekkür etmez mi?

Neden gelsin, neden teşekkür etsin ki.

Sonuçta yazacak çizecek birileri var. Nasıl olsa ben gelmesem de elleri mahkum yazarlar düşüncesi ile bir kere bile gelmedi.

Ben burada Bekir hocayı eleştirmiyorum. Bekir hocayı eleştirsem burada sayfa yetmez.

Ama ben çok kırgınım. İçimde hala ona karşı biraz kırgınlık var. Bu kırgınlık seneler geçse de devam edecek.

Beni en çok üzen en büyük olay ise Bekir Barış Cihan’ın Güneyket’teki sözleri oldu.

Salih Güner abim bana bu adam bizim gazeteye gelmiyor, gitmiyor neden bu adamı yazıyorsun bir daha yazmayacaksın demesi üzerine bende Bekir hocaya, “Hocam bir gün gazeteye gel bi çayımızı kahvemizi iç, bak sana kırgınlar” dememin ardından Bekir hoca, “Bana kızgın olan Salih Güner’dir. Ben neden gidiyim yanına o buraya gelsin” dedi.

Bu birinci yaşanan hadise…

İkicisi ise Bekir hoca resmen bizim gazeteciliğimizi küçük gördü. Bana bu laf öyle ağır geldi ki, buradan bile yazarken tüylerim tiken tiken oluyor.

Bana ne dedi biliyormuşsunuz?

“Beni ha yazmışsınız ha yazmamışsınız hiç umurumda değil. Eğer gazetenizdeki yazdığınız haberler ses getirseydi bugün buraya akın akın para gelirdi” dedi.

Bu söz karşısında o kadar sinirlendim, o kadar sinirlendim ki kendimi tutamadım. Ne diyeceğimiz şaşırdım.

Bekir hocaaaaaa

Ben gazetecilik hayatım boyunca hep bu takımın başarılı olması için her türlü fedakârlık yaptım. Yeri geldi kendi paramla deplasmanlara gittim. Kendi paramla fotoğraf makinası aldım.

Milletvekilleri, Vali, Belediye başkanı ve sivil toplum kuruluşlarından gazetemize ziyarete gelenlere hep ‘Bu Kırşehirspor ne olacak. Artık şampiyonluk istiyorum’ diyen kim?

Benim…

Ben bu lafları derken, kendi öz abim işsiz geziyordu. Abime iş isteyeceğim yerine Kırşehirspor’u düşünüyordum. Kırşehirspor bana ekmek vermiyor. Ama bu memleketin takımı oldukları için üzerime ne düşüyorsa yaptım.

Her neyse. Bende bu olayların ardından gazetemin de aldığı karar sonrası Bekir hocanın haberlerini hiçbir şekilde yapmayacağım, onun fotoğraflarını koymayacağımı söyledim.

Çok da doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum. Bu kararım Bekir hoca gidene kadar devam edecekti.

Bundan 1 ay önce gazetemizde Bekir hocayla devam edildiği sürece bu takım hiçbir şekilde başarılı olmaz şeklinde haber çıktı.

Bekir hoca Kırşehir’de doğru düzgün futbol oynamamış bir insan.

Akademik kariyeri, Beden eğitim öğretmenliği gerçekten başarılı olabilir ama bu arena farklı bir yer. Burada futbol oynamayan, futbolun içinden gelmeyen ve Teknik direktörlüğü meslek haline getirmeyen bu işi asla yapamaz.

Tabi ki Bekir hocanın yaptıklarını ben unutmuyorum. O olmasaydı takım olmazdı. Ama artık kendisi de bu işten yorulduğunu kenara çekilmek istediğini söyledi ve istifa etti.

Hani sözlerimin başındaki söz vardı ya, Bekir hocanın bu durumda takımdan ayrılması doğrumu? Yanlış mı?

Bence çok ama çok doğru bir karar verdi.

Artık bizler Bekir hocayı burada son kez yazıyoruz. Son kez ismi gazetede çıkacak. Bir daha ne o beni nede ben onu göreceğim.

O bana son aylarda yaptıkları olaylara rağmen yine ben hakkımı helal ediyorum.

Antrenörlükte olmasa bile Üniversite’de başarılı olacağını düşünüyorum.

Bu duygu ve düşüncelerimle bende 7 yıl boyunca Kırşehir futboluna hizmet eden sayın Bekir Barış Cihan’a bundan sonraki yaşantısında başarılar diliyorum.

Allah yolunu açık etsin Bekir Hoca!...

HABER VE FOTOĞRAF:SALİH HANÇER